Yarının umutlarını ve hayallerini bugünden oluşturmak
Bir ülkenin gücünün gerçek ölçütü olumsuzlukları ele alma şekli ise Suudi Arabistan gerçekten de güçlü bir ülkedir. Dünya 2021’e girdiğinde ve COVID-19’un etkileri küresel olarak artış gösterdiğinde, Suudi Arabistan’ın ekonomisi yerinde saymak yerine hızlı bir yükseliş göstererek atılganlığını çoktan kanıtlamaya başlamıştır.
Suudi Arabistan’ın petrol dışı özel sektör ekonomi hacmini ölçen Satın Alma Yöneticileri Endeksi, 2020’nin dördüncü çeyreğinde ortalama 54,2’yi göstermiştir. Bu rakam, ikinci çeyrekteki 46,7 ve üçüncü çeyrekteki 49,8 endeks değerlerinden sonra hızlı bir yükselişi işaret etmektedir. Bu endeks, Aralık ayında bir yıl içindeki en yüksek seviyesine ulaşarak benzeri görülmemiş bu karmaşa sırasında ülkedeki GSYİH düşüşünün IMF’nin ilk tahmini olan %5,4 değerinden çok daha az olacağına dair güçlü bir göstergedir.[1]
Değişim karşısında gösterilen bu esneklik ve uyum becerisi, Suudi Arabistan’ın Orta Doğu’daki büyük başarı öyküsünün nedenlerini açıkça ortaya koymaktadır. Ülke, dünya sahnesindeki statüsünü geliştirdikçe ülkenin ekonomik yükselişine öncülük eden vatandaşlar, girişimci ve çalışkan ruhlarının ödüllerini güvenli emlak yatırımlarına giderek daha fazla yönlendirmektedir.
Demografik yapının dönüşümü ve insanların genişleyen ufukları ile birlikte bu ulus, Suudi Arabistan’ın dinamik küresel profiline uygun bir gayrimenkul devrimi için tuğla tuğla, ev ev ilerleyerek temel atmakla meşguldür.
Gayrimenkul, ülkenin ulusal kalkınma stratejisi Vizyon 2030’un temel taşıdır. Vizyon 2030’a göre: “Suudi Arabistan’da sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesinde emlak sektörü önemli bir rol oynamaktadır. Emlak sektörü, tüm yaşamsal sektörler için stratejik bir üretim faktörüdür.
Çeşitli ekonomik ve sosyal alanlarda yatırım projelerinin başlatılması için temel oluşturmasının yanı sıra gelire dayalı ve iş fırsatı yaratan yatırımlar için hayati önem taşıyan bir teşvik olarak da işlev görmektedir.”
Ülkeyi Vizyon 2030 hedeflerine taşımakla sorumlu kamu kuruluşlarından biri olan Invest Saudi, gayrimenkul piyasasındaki büyümenin artan taleple desteklendiğinin farkındadır ve Suudi Arabistan’ın nüfusunun diğer Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi üyesi ülkelerin nüfus rakamlarını gölgede bıraktığına dikkat çekmektedir: En son rakamlar, nüfusun ilk kez 35 milyonu aştığını göstermektedir[2]. Bu insanların neredeyse yarısı 30 yaşın altındadır. Gençler, yükselmek ve köklerini derine salarak geleceklerini güvence altına almak istemektedir. Bu sosyal ve ekonomik değişimler onlarca yıldır devam etmektedir ve önümüzdeki on yıl boyunca küresel ortalamaları aşması öngörülen nüfus artışı ile birlikte bu eğilimin sürmesi beklenmektedir.
Şaşırtıcı bir hızla, bu genç ve hırslı düşünce yapısının meyvelerini toplamaya başlamış durumdayız. Vizyon 2030’un cesur hedefleri doğrultusunda, İmar Bakanlığı ile Belediye ve Kırsal İşler Bakanlığı arasında yakın geçmişte gerçekleşen birleşme neticesinde ortaya çıkan Belediye ve Kırsal İşler ve İmar Bakanlığı, 2030 yılına kadar konut mülkiyetini en az %70 arttırmayı hedeflemektedir. Ancak dört yıl içinde konut furyasına bir milyondan fazla yeni ailenin katılmasıyla mülk sahipliği oranları %47’den %60’a fırlamıştır.[3] Mevcut eğilimler devam ederse Suudi Arabistan, %70 hedefine 2025 yılına kadar ulaşmayı öngörmektedir. Bu da, programın hedeflerine beş yıl önce ulaşacağı anlamına gelmektedir.
Belediye ve Kırsal İşler ve İmar Bakanlığı’nın Gayrimenkul Geliştirme Fonu ile gerçekleştirdiği ortaklık, bu ivmenin korunmasında merkezi bir rol oynayacaktır.[4] Bu konsolide yapı; çalışmalarını, vatandaşların 15 yıl beklemek yerine hemen emlak hakkı kazanmasını sağlayarak arz ve talep hızını iki katına çıkaran Konut Programı’nın başarısı üzerine inşa edecektir.[5]
Değerli gayrimenkul stratejileri, bir hesap tablosundaki rakamlardan ibaret değildir ve pek çok incelikli konuyu içerisinde barındırmaktadır; Suudi Arabistan da bu konuda bir istisna değildir. Yasama mercileri, doğru lokasyonlarda doğru konut bileşimini teşvik etmek ve gayrimenkullerin bugünden kısmen veya tamamen farklı olabilecek bir geleceğe yönelik olarak inşa edilmesini sağlamak üzere dikkatle çalışmışlardır.
Nihai hedef olan %70’lik ev sahipliği oranına ulaşmak için özel sektörden önemli girdilerin sağlanması gerekecektir ve özel sektör için uzun vadeli güven kilit önem taşımaktadır. COVID-19’un küresel ekonomi kurallarını baştan yazması nedeniyle, içinde bulunduğumuz dönem spekülatif yatırımlar için uygun bir zaman gibi görünmeyebilir. Ancak şimdiye kadarki tüm işaretler Suudi emlak sektöründe etkileyici bir dayanıklılık olduğunu göstermektedir. Tüm yıkıcı gücüne rağmen küresel salgın bile ülkenin güç merkezi emlak piyasasındaki patlamaya engel olamamıştır.
Emlak tutkusu tüm gücünü koruyor
Ülkenin her yerinde yükselişe geçen konut piyasası, bu beklenmedik ekonomik canlılığı yansıtmaktadır.
Riyad’da konut işlemlerinin toplam hacmi, 2020’nin dördüncü çeyreğinde yıllık bazda %11 artarak daire fiyatlarının metrekare başına ortalama 3.317 SAR, yani %1,6 oranında artmasına yol açmıştır.[6] Bu sırada Dammam Metropol Bölgesi’ndeki daire satış fiyatları metrekare başına %0,8 artarak 2.930 SAR’a yükselmiş ve işlemlerin toplam değeri %3 artmıştır. Aynı dönemde Cidde’de de artan konut hacmi (+%17) ve değerleri (+%16) borç verenlerin yetki verdiği ipotek sayısındaki artıştan kaynaklanmaktaydı.
Konut ipotek kredileri, Şubat 2021’in sonuna kadar geçen 12 ayda %38 oranında artmıştı ve villa kredileri o ay yapılan 26.800 yeni gayrimenkul sözleşmesinin %80’ini oluşturmaktaydı. Bu da 3 milyar ABD Doları tutarında bir iş hacmi anlamına gelmektedir[7]. Suudi Arabistan Para Kurulu’na (SAMA) göre konut ipoteklerinin toplam değeri 16,4 milyar [8]SAR’a yükselmiştir.
Ticareti teşvik etmek için her taktik kullanılmaktadır. Yatırım Bakanlığı, 2020’nin dördüncü çeyreğinde önceki yıla göre %60 artış ile Bilgi ve İletişim Teknolojileri (ICT), perakende, e-ticaret, lojistik ve üretim gibi sektörleri kapsayan 466 yabancı yatırım lisansı vermiştir[9]. Bu tür adımlar, Suudi Arabistan’daki işsizlik oranının dördüncü çeyrekte %12,6’ya ve üçüncü çeyrekte %14,9’a düşmesini sağlayarak somut bir etki yaratmıştır.
İleriye baktığımızda, konut stoklarının işlemlerle birlikte artacağı tahmin edilmekte ve ülke salgının gölgesinden çıkarken bir emlak hattı garanti edilmektedir.
Riyad’da, 2021 yılında mevcut 1,3 milyon adet konut stokuna ek olarak yaklaşık 36.000 adet konutun piyasaya girmesi beklenmektedir. Cidde, mevcut toplam 838.000 konut stokuna ek olarak aynı dönemde 12.000 yeni konut beklemektedir. 2021 yılının birinci çeyreğinde Riyad ve Cidde’de sırasıyla 7.700 ve 2.000 yeni konut tamamlanmıştır.[10]
İleriye baktığımızda, MENA merkezli emlak danışmanlığı şirketi JLL, Cidde’deki konut sektörünün yerel talep ile ilerlemeye devam edeceğini tahmin ederken, Riyad’ın şehri bölgesel bir iş merkezi olarak tanıtan hükümet girişimlerinden yarar sağlaması beklenmekte ve bu da uluslararası pazarlardan alıcıların olası girişlerini teşvik etmektedir.
Bu, politika yapıcı teşviklerinin sahadaki emlak performansını nasıl etkileyebileceğinin bir göstergesidir.
Politikalar, pazarı yeni seviyelere taşıyor
Gayrimenkul için yenilikçi bir yaklaşım, tüm ekonominin desteklenmesine yardımcı olabilir. Hızlı hareket eden hükümetler, arz ve talep dengesi değişen ekonomik ortama karşı teşvik politikalarını güvenilir bir şekilde sunmalıdır.
Bu nedenle Suudi Arabistan, Covid’in küresel ekonomik girdabının ortasında konut piyasasını standart %15 KDV’den muaf tutmuş ve bunun yerine yeni %5 oranında gayrimenkul işlem vergisi uyguladığı bir politikayı Ekim 2020’de yürürlüğe koymuştur.
Gayrimenkul danışmanlık şirketi Knight Frank’in Orta Doğu araştırmaları başkanı Faisal Durrani’ye göre bu, “2020’nin son aylarında iş güvenini artıran . . . ve emlak pazarının tüm ana segmentlerinde performansta bir geri dönüşün sağlanmasına yardımcı olan”[11] bir hamleydi.
KDV muafiyeti, özel sektörün uzmanlığından faydalanmak ve inşaatın daha hızlı, daha yüksek kalitede ve daha düşük maliyetle gerçekleşmesini sağlamak için tasarlanmış bir dizi önlemden sadece biriydi.
Suudi Arabistan ayrıca yeni projelerin geliştirilmesini hızlandırmak için yeni 2D ve 3D bina modellerinin benimsenmesinin yanı sıra finansörler ve geliştiriciler arasında eşleştirme yapılması ve iş desteği girişimlerinin ve ayrıcalıklı vadeli kredilerin başlatılması için de çalışmaktadır. Tüm bunlar, önümüzdeki yıllarda giderek artacak olan daha çevik, mobil ve istekli bir iş gücü ihtiyacının karşılanmasına yardımcı olacaktır.
Bu güvenin kaynağı nedir? Uluslararası Yönetim Geliştirme Enstitüsü (IMD); Suudi Arabistan’ın GSYİH’sını, küresel ortalamanın (%4,6) neredeyse iki katına denk gelecek şekilde (%8,8) eğitime harcadığını belirtmektedir.[12] Bunun gibi cüretkâr yatırımların bazı ödülleri vardır: 2017 yılında 65 yaş üstü vatandaşların okuryazarlık oranı sadece %62,4 iken 15-24 yaş arası vatandaşlarda bu oran %99,3 olmuştur. 2016’da okula gitmeyen ergenlik çağındaki genç sayısı 44.143 iken bu rakam 2019’da 15.343’e düşmüştür.[13]
Orta ve uzun vadede daha da sağlıklı bir emlak pazarı için bunların hepsi iyi göstergelerdir.
Zorluklarla yüzleşmek ve fırsatları en üst düzeye çıkarmak
Suudi Arabistan’daki gerçek konut eksikliğinin büyük bir kısmı, gelir dağılımının en altındaki sınıf tarafından hissedilmektedir. Bu nedenle uygun fiyatlı konut, önümüzdeki on yıl boyunca ülkenin başarısı için gerekli olan önemli bir bileşendir.
Politika yapıcılar, genç ve genişleyen bir nüfusla hangi uygun fiyatlı konut yaratma yönteminin en çok sayıda insanın üzerinde etkisi olacağını araştırmaktadır.
Deneyimli konut geliştiricilerinin eksikliği ve mevcut kamu/özel ortaklıklarının yetersizliği gibi öncelikli engellerin üstesinden gelindiğinde, Suudi Arabistan’ın Konut Programı diğer ülkelerin taklit edeceği iyi bir uygulama modeli olarak hızla ilerleyecektir.
Birçok yenilikçi adım, pazarın ışık hızında ilerlemesine yardımcı olmuştur. Sakani gibi çevrim içi platformların piyasaya sunulması, özel sektördeki gayrimenkul geliştiricileriyle ortaklıkları teşvik etmiştir. Ulusal İmar Şirketi’nin ve Etmam Merkezi’nin kurulması, konut geliştiricilerinin kapsamlı bir dijital platform kullanarak pazarda gezinmelerine olanak tanımıştır. Ayrıca Gelişimsel İmar programı ile imkanları yetersiz olan aileler için arz eksikliği ortadan kaldırılmış ve 350’den fazla konut kooperatifi kurmak için kâr amacı gütmeyen sektörle birlikte çalışılmıştır.
Aynı zamanda, Gayrimenkul Genel Müdürlüğü’nün merkezi bir düzenleme kurumu olarak göreve başlamasıyla yasal ortam da büyük ölçüde iyileşmiştir.
Sırada ne var? Vizyon 2030’a göre İmar Programı, “özel sektörün bu alandaki yatırımları için çekiciliği artırmanın yanı sıra imkanları yetersiz olan segmentleri hedefleyerek ve sektörün farklı ekonomik koşullar altında istikrarını ve sürdürülebilirliğini destekleyerek ev sahipliği oranlarını artırmaya devam edecektir.”[14]
%70 konut sahipliği kilometre taşına baktığımızda, bunun gibi ekonomik açıdan farklı segmentleri barındıran bir ülkede genel bir yaklaşımın başarılı olması pek olası görünmemektedir. Bunun yerine, planlayıcılar ve araştırmacılar “satın alınabilirlik” kelimesinin farklı bölgelerde ne anlama geldiğini tanımlamak ve konut stokunda satılık/kiralık dengesini ölçmek zorunda kalacaklardır.
Çözümün veya çözümlerin başarılı olması için ulusal politika hedefleriyle yerel pazar dinamiklerini uyumlu hale getirmesi, geliştiricilerin yeterli niteliklere sahip olmasını sağlamak üzere eğitim ve onay standartlarını kapsaması ve özel yatırımların ticari gerçekliklerine uyum sağlaması gerekmektedir.
Bu cesur bir hedef olsa da başarılması mümkündür: Abdul Latif Jameel’deki iddialı gayrimenkul geliştirme başarılarımız bunun kanıtıdır.
Bir gayrimenkul devrimi başlatma
Yükselen bir ekonomi ve hızla büyüyen nüfus, konut için daha fazla talep anlamına gelir.
Geçmişten bugüne Abdul Latif Jameel’deki “Arazi ve Gayrimenkul” bölümünün faaliyetlerinin ilk temel odağı, Şirketin kendi kurumsal gayrimenkul projelerini geliştirip sunmak ve ana işlerinde büyümeyi ve genişlemeyi desteklemek olmuştur. Bölümün bu hedeflere ulaşmadaki başarısı, 2012 yılında resmi olarak Abdul Latif Jameel Land’in kurulmasına imkan vermiştir. Böylece, hizmet verdiğimiz topluluklarda daha iyi bir yaşam tarzı geliştirme taahhüdüyle 2013 yılında Suudi Arabistan’ın emlak pazarına resmi olarak adım atılmıştır.
Hükümetin Suudi Arabistanlıların kendi evlerine sahip olmalarına yardımcı olmak için özel sektörle ortaklık kurduğu Vizyon 2030 ile uyumlu olarak işletme, modern toplumun yaşam tarzına uygun kalitede konutlar ve uygun maliyetli ev yaşamı deneyimi (diğer bir değişle “makul fiyatlı lüks”) sunma pazarı için değer teklifi geliştirme konularında uzmanlık kazanmıştır.
Abdul Latif Jameel Land yakın zamanda, insanların kaliteli evlere sahip olabilme imkanlarını artırmak amacıyla özel olarak konut mülküne odaklanarak önceliklerini geliştirmektedir.
Gayrimenkul geliştirme ekibimiz, Suudi Arabistan’da 2025 yılına kadar öngörülen 3,3 milyon konut açığının giderilmesine yardımcı olmak için tamamlanmış veya devam etmekte olan bir dizi proje (apartmanlar, villalar ve konaklar dahil) yürütmektedir.
Cidde’nin kuzeybatısında, 65.000 metrekarelik bir alanda 242 adet 1 ila 4 yatak odalı dairelerden oluşan J | ONE Rezidansları projesinin kapıları açılmıştır. 2019 yılında başlatılan çevre dostu konut projeleri sağlık kulübü, tiyatro, havuzlar, çocuk odası ve mağazalar gibi tesisleri içermektedir.
Ayrıca, Cidde’nin kozmopolit Al Nahdah bölgesinin kalbinde; okullara, alışveriş merkezlerine ve pazarlara yakınlığıyla öne çıkan 3 ila 4 yatak odalı dairelerin olduğu bir blok olan Gallery N’i geliştirme çalışmalarımız tamamlanmıştır.
5.200 metrekarelik bir alandaki altı katlı bina, yaşam alanlarının içindeki gün ışığını filtreleyerek ısı emilimini en aza indirmek için yeşil çatı alanı ve gölgelendirme perdeleri gibi çevre dostu özellikler barındırmaktadır.
Bu başarılarla birlikte, Cidde’nin Salamah Bölgesinde aile dostu 158 dairelik bir konut projesi olan Dari Q’da inşaat çalışmaları devam etmektedir. Proje, entegre yaşam tarzına sahip bir yaklaşımı izlemekte ve 90 misafire kadar özel park, havuz, oyun alanı ve balo salonu imkanları sunabilmektedir.
Dari Q’nun 13 farklı kat planı, dört ayrı çeyreğe bölünmüş iki binadan oluşur ve çeşitli aile tiplerine ve zevklerine hitap etmek üzere tasarlanmıştır.
“Makul fiyatlı lüks” yaklaşımı, potansiyel müşteriler tarafından olumlu karşılanmış ve sonuç olarak küresel salgın krizine rağmen Dari Q’nun %80’inden fazlası tamamlanmadan önce satılmıştır.
Abdul Latif Jameel Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mohammed Abdul Latif Jameel, Dari Q hakkında “Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030’unda belirtilen gayrimenkul geliştirme ve konut sahipliği hedeflerini desteklemeye devam ettiğimiz ve pazardaki konut talebine topluluk odaklı çözümler sunmaya devam ettiğimiz için gurur duyduğumuz bir diğer adım” ifadelerini kullanmıştır.
J|ONE ve Dari Q’nun başarısının ardından Dari II’nin lansmanı, pazarda büyük bir konut geliştiricisi olma yolunda atılan bir başka sağlam adımı temsil etmektedir. Gayrimenkul geliştirme şirketi olarak belirlenen yeni rotasıyla, işletmenin yeni (ve daha uygun) bir adla tekrar piyasaya çıkması bu tutkuyu yansıtmaktadır. Böylece, 2021’in sonunda yürürlüğe girecek bir yeniden konumlandırma olarak “Abdul Latif Jameel Properties” oluşturulmuştur. Yeni ad, temel iş alanının tekrar canlandırıldığını vurgulama ihtiyacından doğmuştur ve 75. yıldönümünün bir parçası olarak sahneye çıkmaktadır.
Mülk sahibinden aktif geliştiriciliğe doğru gerçekleşen bu dönüşüm, Suudi ev sahiplerine ve kiracılarına kaliteli yaşam sunmayı amaçlamaktadır.
İşletme, yeni dijital dünyada “emlak teknolojileri” yeteneklerini önemli ölçüde geliştirmek ve gelecekte bu sektörde genişlemek için fırsat kollamaktadır.
Abdul Latif Jameel Başkan Vekili ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fady Jameel, “COVID-19’un neden olduğu çalkantılı dönemden sonra insanların hayatları tekrar yoluna girdikçe, bir ülke ve bir işletme olarak çabalarımızı modern dünyaya uygun bir gayrimenkul altyapısı sağlamaya yeniden odaklayabiliriz” diyerek görüşlerini belirtiyor ve ekliyor:
“Bu, çağdaş yaşamı yansıtmak için tasarlanmış evleri ifade ediyor. Çevreyi kısıtlamak yerine çevreyle bütünleşecek evler. İnsanların bir ev sahibi olma hayalini her zamankinden daha mümkün kılan, finansal olarak erişilebilir nitelikte evler. Büyüyen, genç ve girişimci nüfusumuzun bildiği gibi, doğru yerlerdeki doğru evler daha iyi bir yaşam biçimini güçlendirebilir; burada odak noktası sadece aile kavramı değil, daha geniş kapsamda toplumu içine almaktadır.”
Ancak burada, bir çevre sorunuyla da karşı karşıya kalmaktayız. Beton, dünyada en yaygın olarak kullanılan insan yapımı malzemedir ve dünyada sudan sonra en çok tüketilen bu malzemenin temel bileşeni çimentodur.
On yıllardır yaşadığımız çevrenin çoğunu inşa ederken kullandığımız bu maddenin karbon ayak izi de oldukça büyüktür. Çimento endüstrisi bir ülke olsaydı, Çin ve ABD’nin ardından dünyada en çok karbon salınımına neden olan üçüncü ülke olurdu. Bir düşünce kuruluşu olan Chatham House’a göre; çimento endüstrisinin havacılıkta kullanılan yakıtın %2,5 oranındaki CO2 salınımına katkısından daha fazla bir etkisi vardır ve dünyanın karbondioksit emisyonlarının %12’sinden sorumlu olan tarımsal faaliyetlerin çok da gerisinde olmayan %8’lik bir karbon emisyon payına sahiptir. Bu, sektörün üstesinden gelmesi gereken pek çok sorundan biridir. Sayın Fady sözlerine şöyle devam etmiştir: “Ve geri dönüş hikayemizi daha iyi bir şekilde oluşturmaya çalışırken alternatif malzemeler veya malzeme üretim süreçleri de dahil olmak üzere bina inşa etme sürecini karbondan arındırmak amacıyla gayrimenkul ve inşaat alanındaki yeni teknikleri ve teknolojileri aktif olarak araştırıyoruz. Bu teknolojiler yeterince olgunlaştığında, gelecekteki konut geliştirme projelerimizde bu teknolojileri ilk benimseyen işletme olmayı umuyoruz.”
Geleceği biz inşa edeceğiz. Gerçekten de; artmakta olan bu nüfusa dilediği türde konutlar arz ederek ülkenin potansiyelini ortaya çıkarmasına yardımcı olmak, Abdul Latif Jameel gibi özel sektör liderlerine düşmektedir.
[1] https://www.knightfrank.com/research/article/2021-02-28-saudi-arabia-real-estate-market-review-q4-2020
[2] https://saudigazette.com.sa/article/607239
[3] https://www.vision2030.gov.sa/v2030/vrps/housing/
[4] https://english.aawsat.com/home/article/2766096/king-salman-orders-merging-ministries-housing-municipal-and-rural-affairs
[5] https://www.vision2030.gov.sa/v2030/vrps/housing/
[6] https://www.knightfrank.com/research/article/2021-02-28-saudi-arabia-real-estate-market-review-q4-2020
[7] https://www.thenationalnews.com/business/property/saudi-arabia-s-property-market-shows-signs-of-post-covid-recovery-1.1217822
[8] https://www.jll-mena.com/content/dam/jll-com/documents/pdf/research/emea/mena/jll-mena-real-estate-market-overview-ksa-q1-2021.pdf
[9] https://www.thenationalnews.com/business/property/saudi-arabia-s-property-market-shows-signs-of-post-covid-recovery-1.1217822
[10] https://www.jll-mena.com/content/dam/jll-com/documents/pdf/research/emea/mena/jll-mena-real-estate-market-overview-ksa-q1-2021.pdf
[11] https://www.constructionweekonline.com/business/272161-improved-business-confidence-drives-ksas-post-covid-real-estate-recovery
[12] https://www.arabnews.com/node/1503356/business-economy
[13] http://uis.unesco.org/en/country/sa
[14] https://www.vision2030.gov.sa/v2030/vrps/housing/