Toyota Türkiye: yirmi yıllık bir tarih

20 yılı aşkın süredir, Toyota Türkiye Türk otomotiv endüstrisine öncülük etmiştir. İcra Kurulu Başkanı Ali Haydar Bozkurt gelecek vizyonunu özetliyor.

1998 yılında Türkiye pazarına girdiğinden beri Toyota ve ortağı Abdul Latif Jameel otomotiv sektöründe uzun vadeli büyüme elde etmek ve ortak ‘önce misafirler’ felsefesiyle müşteri hizmetlerini ve tercihlerini iyileştirmek için istikrarlı bir şekilde çalıştı. Şimdi, otomotiv endüstrisi dizel araçlardan bir nesilde bir gerçekleşen geçişe hazırlanırken, hibrit araçların rolü gittikçe belirgin hale geliyor. Opening Doors, bu hızla değişen Pazar hakkında daha fazla bilgi almak için Toyota Türkiye Pazarlama ve Satıştan Sorumlu İcra Kurulu Başkanı Ali Haydar Bozkurt ile görüştü.

S: Abdul Latif Jameel ve Toyota Türkiye’de 20 yılı aşkın süredir birlikte. Toyota’nın pazardaki konumu nasıl değişti? Ve sizi gelecek beş yıl için en çok heyecanlandıran nedir?

Toyota Türkiye’de 2018’in ilk 11 ayında 30.485 araç sattık. Kasım 2018’de 5.403 otomobil satarak %11,7 pazar payıyla liste başı olduk; bu büyük bir başarı. Şimdi, 2019’a hazırlanıyoruz ve istikrarsız ekonomik koşullara rağmen aynı düzeyde performans göstermeyi sağlamak için, Toyota’nın yeni modellerinin gücünü kullanmayı hedefliyoruz.

S: Türk parası son 12 ayda büyük dalgalanmalar yaşadı. Bu durum otomotiv pazarını nasıl etkiledi?

Döviz kurlarındaki artış, yüksek faiz oranları gibi, satışlar üzerinde olumsuz etkiye neden oldu. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar herhangi bir kesinlikle plan yapmanızı engellediği için, daha da büyük olumsuz etki yarattı. Ancak sektör Kasım ayı başında yürürlüğe giren Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve KDV teşvikleriyle yavaş yavaş ivme kazanmaya başlıyor. Yılın, otomobil ve hafif ticari araç satışlarının 2017 yılının aynı ayına oranla %34 oranında düştüğü, ilk 11 ayında daha zayıf olan otomotiv pazarına rağmen bu ivme görülmüştür.

S: Türkiye Elektrikli ve Hibrit Araçlar Platformu’na göre, hibrit araç satışları 2018 yılının ilk yarısında %61,5 oranında arttı. Bu artışın asıl nedeni nedir?

Hibrit teknoloji ve hibrit modeller üzerindeki ÖTV teşviki ile ilgili artan tüketici farkındalığı sayesinde Türkiye pazarı umut vaat eden bir büyüme gösterdi. Türkiye’deki tüm perakende satıcılarımızı hibrit araçlara olan ilgiyi artırmaları ve hibrit satışlarının bu trendi yansıtması için harekete geçirdik. Toyota’da, çalışanlarımızın bu teknolojinin çevre, ekonomi ve sürüş deneyimi üzerindeki avantajları konusunda bilgi sahibi olmasını sağlamak için aralıksız bir şekilde çalışacağız.

Genel olarak Avrupa’da, hibrit araçlara doğru gittikçe artan bir yönelme var. Geleneksel benzinli veya dizel araçlara alternatif olarak, hibrit araçlar şimdi daha geniş bir model yelpazesi sunuyor. Türkiye’de 2017 Toyota C-HR satışlarının yarısı hibrit modellerden elde edildi.

S: Hibrit pazarının Türkiye’deki geleceği nasıl olacak?

Tüm dünya dizel araçlara karşı önlemler almaya başladı. Bu önlemlerin etkilerini Türkiye’de birkaç yıl içinde göreceğiz; ama tüketiciler şimdiden davranışlarını değiştiriyorlar. Yılda 30.000-40.000 km’den az mesafe kat eden sürücüler için dizel araç satın almak halihazırda tartışmalı bir kişisel ekonomik karar. Bugün fark gittikçe daha fazla insanın bu gerçeği fark etmesi.

Çeşitli markalar önümüzdeki birkaç yıl içinde yeni dizel motor geliştirmeyeceklerini açıkladılar; benim görüşüm, 2020 yılından itibaren dizel otomobil satışlarında önemli ölçüde azalma göreceğiz. Hibrit – ve aynı zamanda elektrikli araç (EV) satışları gerçek anlamda bu noktada artmaya başlayacak.

Bizim büyük avantajımız şu; Toyota kırk yılı aşkın zamandır hibrit teknolojisini geliştiriyor ve zaten yıllardır hibrit araç satıyor. Halihazırda dünyada kullanılan yaklaşık 13 milyon Toyota hibrit araç var, buna her yıl 1,5 milyon adet ekleniyor.

S: Toyota C-HR, RAV4 ve Auris modelleriyle hibrit araç pazarında en büyük paya sahip. Toyota hibrit araçları neden bu kadar popüler?

Benzersiz hibrit sürüş deneyiminden ayrı olarak, batarya kiralama maliyetleri olmayan ve ülke genelinde büyük şarj istasyonları veya diğer benzeri alt yapıları gerektirmeyen hibrit teknolojisinin orta ila uzun vadede en ekonomik ve ekolojik çözüm olduğu görülüyor.

 Türkiye pazarında en geniş hibrit ürün yelpazesine sahibiz; buna Yaris Hybrid, RAV4 Hybrid, Prius, Auris Hybrid, Auris Touring Sports Hybrid ve Toyota C-HR Hybrid dahil. Bu bizi Türkiye’de öncü ve lider hibrit markası olarak konumlandırıyor; tıpkı dünyanın pek çok farklı yerinde olduğu gibi. Hibrit teknolojiye dönüşümdeki hızlı büyüme 2020 yılında, her Toyota binek aracı hibrit sürümü ile piyasaya sunulduğunda, artacak.

S: Hibrit araçlar ne zaman Türkiye’de ‘normal’ tercih haline gelecek?

2021’den itibaren, dünya genelinde çok daha hassas mevzuatlar ve emisyonlar uygulamaya girecek. Dizel araç satışlarının zaman ilerledikçe minimuma ineceğini tahmin ediyorum; dizelin yerini doldurmak söz konusu olduğunda ilk alternatif hibrit araçlar olacak.

Halihazırda Türkiye’deki araç sürücülerinin %33’ü araç değiştirdiklerinde hibrit araçları tercih edceğini ifade ediyor. Bu rakam sadece 2,5 yıl önce %18’di. İnsanların %76’sı ‘hibrit araç satın almayı düşünür müsünüz?’ sorusunu ‘evet’ olarak cevaplarken, sadece %3’ü hibrit araçları daha önce hiç duymadığını belirtiyor; bu oran sadece 2,5 yıl önce %10’du.

Bunların hepsi önemli gelişmeler ve Toyota küresel satışlarının yarısının hibrit araçlardan kaynaklanacağı hedefine doğru çabalıyor.

S: Yakıt fiyatlarının gelecek beş yıl içinde tüketicileri hibrit araçlara yönlendirmesini bekliyor musunuz?

Evet, bunun kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de yakıt fiyatları Ocak 2018 ila Aralık 2018 arasında %22 artış gösterdi. Bu artışlarla karşılaşan Türkiye’deki araç kullanıcıları, kullanım dinamiklerine bağlı olarak maliyetleri %38’a kadar azaltan hibritler gibi, kullanımı daha düşük fiyatlı olan araçlara odaklandı.

S: Devlet teşviklerinin insanları hibrit araç satın almaya özendirmekteki önemi nedir?

Türkiye’de kısa süre önce yürürlüğe giren ÖTV gibi teşvikler hibrit teknolojiye resmi ‘onay mührü’ kazandırdı ve tüketicilerin hibrit araçlara olan güvenini güçlendirdi.

Türkiye’de 50KW üzerinde elektrik motora ve 1.600 cm³-1.800cm³ motor silindiri hacmine sahip hibrit binek araçlara uygulanan ÖTV oranı %45 ila %60 arasında değişiyor; daha önce uygulanan oran %90’dı. 100 KW elektrik motora ve 2.000 cm³-2.500 cm³ motor silindiri hacmine sahip hibrit araçlara uygulanan ÖTV oranı şimdi %100 ila %110 arasında değişiyor; daha önce uygulanan oran %145’ti.

Hibrit araçlar artık Türkiye’nin gözde araçlarıyla aynı vergi oranına sahip, bu da satın alınabilirliklerini artırıyor. Türkiye’de üretilen hibrit araçlar daha da rekabetçi olacak.

Bu düzenleme sayesinde, bir zamanlar geleceğin teknolojisi olduğu düşünülen hibrit araçlar artık günümüz trafiğinde gittikçe artan oranda yer alıyor.